MUTLU SON VAR MIDIR? YOK MUDUR?
Hepimiz küçüklükten beri anlatılan hikayelerden o kadar alışmışız ki herşeyin mutlu son olacağını düşünme eğilimine sahibiz. Oysa gerçekten mutlu son diye birşey yoktur. Bu kanıyaaraştırarak ve bazı yazarların bazı kitaplarını okuyarak geldiğim bir noktada sizlere de sunmak istedim. Örneğin Jack London'un Martin Eden kitabı üzerinden gidelim. İlk sayfalar işçi sınıfından bir erkeğin burjuva sınıfından bir kıza aşık olmasıyla başlıyor. Çocuk kendini üst sınıfa kabul edilmesini sağlarken okudukça okuyor. Bu sırada kendi benliğini farkına varıyor. İyi bir yazar oluyor. Güzel paralar kazanıyor. Ama aslında onun kabul edilmesi kendi benliğinden kaynaklı değildi. O aynı insandı. Sadece zengin olmuştu. Ve bu süre zarfında varoluşsal sancılar seçti. Kitap normal bir okuyana göre çok ağır bir kitap olmasına rağmen içinde derin kuşkular uyandırmayı başaran bir kitaptır. Ama kitabının sonunda varoluşsal sancılarının tek ilacı vardı ve onu yapmak zorundaydı. Kitaptan mutlu son beklerken hayatın gerçekleri yüzüne vurmaya başladı. Bir başka kitap olan george orwellın Hayvan Çiftliği kitabında da aynı olaylar oldu. Orada da hayvanların insanlara baş kaldırmasını anlatıyordu. Kölelikten kurtulmayı anlatsa da kitaplar başı boş yaşayamayacakları için belli kurallar düzeni olmadan yaşayamadıklarını bildikleri için elbet yine başa biri geçecek ve o kişi de aynı şekilde köleliği devam ettirecek. Bu düzen hep böyle olacak. O kitapta da mutlu son bekledim geçmişten alıştığımız için. Ama öyle olmadı yine. Bu sınıf ayrılılıkları hangi dönem olurrsa olsun devam edecek ve herkes için kaçınılmaz son gelecek. Kaçınılmaz son; Ölüm...
Yorumlar
Yorum Gönder